10 Eylül 2007'de beyin damarlarında yaşadığı tıkanıklık nedeniyle vücudunun sol kısmı felç geçiren Nejat Uygur, o tarihten bu yana tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. 

Öğretmen bir anne ve subay bir babanın üç çocuğunun ortancası olarak oğlu olarak 1927'de dünyaya gelen Nejat Uygur, öğrencilik yıllarında tiyatroya başlamıştı.

Uygur, Güzel Sanatlar Fakültesi heykel bölümüne girmiş ancak mezun olamamıştı. Tiyatroya olan tutkusu spora olan ilgisinden üstün gelen Uygur, tiyatroya 1940'lı yıllarının sonunda Nejat Uygur tiyatrosuyla başladı.

Nejat Uygur, uzun Anadolu turlarıyla Türkiye'de basılmadık yer bırakmamıştı. Uygur, Cibali Karakolu, Kaynanatör, Hastane mi kestane mi, Miğferine çiçek eken asker, Minti minti, Sizin ki can da bizimki patlıcan mı, Son umudum milli piyango, Şeyini şey ettiğimin şeyi, Şeytandan 29 gün evvel doğan çocuk, Zamsalak, Alo orası Tımarhane mi, Aman Özal duymasın, Benim annem evden neden kaçtı gibi unutulmaz eserlere imza attı.

Uygur, önemli tiyatro eserlerinin yanı sıra başta Cafer Bey serisi olmak üzere önemli sinema filmlerine de imza attı. Uygur, son yıllarda Beyaz Melek ve Vizontele Tuuba ile beyaz perdede yer almıştı.

Nejat Uygur, 1998 yılında Kültür Bakanlığınca verilen 'Devlet Sanatçısı' unvanını aldı. Uygur'un kendisi gibi tiyatrocu olan Süheyl ve Behzat Uygur, babalarıyla birçok oyunda rol almıştı.

Nejat Uygur, kariyeri boyunca Altın Kelebek Televizyon Yıldızları yarışmasında Tiyatroya Destek Ödülü, Kemal Sunal Kültür Sanat Ödülü, Avni Dilligil Tiyatro Ödülü de dahil birçok ödüle layık görüldü.

Editör: TE Bilisim