23 ünlü Down sendromluların sesini duyurmak, onların eğitim ve sağlıklı yaşam hakkını korumak-geliştirmek için Down sendromlu çocuklara poz verdi. Bugüne kadar birçok çekime katılan ünlüler, bu kez işin profesyonellerinin değil, Down Sendromluların objektifinin karşısına geçti. Fotoğrafları çeken çocuklara fotoğraf sanatçısı Berkant Çolak asistanlık yaptı. Fotoğraflar 21 Mart tarihine kadar çeşitli alışveriş merkezlerinde sergilenecek.

 

Kurulduğu 2009 yılından bugüne kadar PR danışmanlığını üstlenen D'oret İletişim'le birlikte, Down sendromlular için her alanda algıları değiştiren, öncü projelere imza atan Down Sendromu Derneği, birçok ünlü ismin gönüllü desteğiyle bir kampanya başlattı. Down Sendromluların sesini bir kez daha duyurmak, onların eğitim ve sağlıklı yaşam hakkını korumak-geliştirmek için herkesi göreve çağıran ünlüler, balon kampanyası çerçevesinde 'Bizi havalara uçurun' dedi.

 

Down Sendromu Derneği önderliğinde, Down Sendromlu çocukların ihtiyaçlarına dikkat çekmek için "Bizi Havalara Uçurun!" sloganı ile başlatılan farkındalık kampanyasına 23 ünlü objektifin karşısına geçerek destek verdi. Down Sendromlu fotoğrafçılara poz veren ünlüler, ellerindeki balonlarla birer mesaj verdi. Kampanyanın yüzü olan isimler şöyle: Ayşe Arman, Bahadır Efe, Bülent Şakrak, Begüm Birgören, Burçin Terzioğlu, Cem Hakko, Power FM Cenk&Erdem, DJ Funky C, İnci Türkay, Faruk Süren, Gözde Kansu , Hazar Ergüçlü, Leyla Alaton, Mustafa Üstündağ, Menderes Samancılar, Nail Kırmızıgül, Nebahat Çehre, Saba Tümer, Selim Erdoğan, Selim Bayraktar , Özge Uzun, Yusuf Çim.

 

ÜNLÜLERİN FOTOĞRAFLARI SERGİ OLACAK

Kampanya için down sendromlu çocukların fotoğrafladığı ünlülerin pozları ve arka plan görüntüleri bir yandan basına dağıtılırken diğer yandan açılacak sergide kullanılacak. Sergi, 18 Şubat'tan itibaren kampanya tanıtımının yapılacağı alışveriş merkezlerinde ziyaretçilerini bekliyor olacak.

 

Ünlülerin fotoğraflarının yer aldığı sergi, 18-23 Şubat tarihlerinde Forum İstanbul, 24 Şubat-1 Mart tarihlerinde Carrefour İçerenköy , 2-8 Mart tarihlerinde Akmerkez, 9-15 Mart tarihlerinde Pendik  Via Port, 16-21 Mart tarihlerinde İstinye Park'ta ziyaret edilebilecek.

 

İSEM İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü'nünde destek verdiği kampanyanın devamında, 21 Mart tarihinde DS'li çocuklar Forum İstanbul Alışveriş ve Yaşam Merkezi'ndeki Turkuazoo Akvaryumunu ücretsiz olarak  gezebilecekler. 23 Mart'ta da Derneğe tahsis edilecek bir vapur ile Down sendromlu çocuklar Boğaz turu yaparken, farklı noktalardan kampanya için hazırlanan binlerce uçan balon gökyüzüne bırakılacak. Bu sayede Down Sendromluların sesi bir kez daha duyurulurken, onların eğitim ve sağlıklı yaşam hakkını korumak ve geliştirmek için herkes göreve çağrılacak. Etkinliğe ve projeye destek verenler arasında Vakko ve VoiceVale‘de bulunmaktadır.

 

HEDEF DOWN SENDROMLU ÇOCUKLARIN OKULLARINA ERİŞMEK

Bir farkındalık kampanyası olan "Bizi Havalara Uçurun!" da amaç, Down sendromlu bireylerin ihtiyaçlarına dikkat çekerek eğitimlerine ve tıbbi ihtiyaçlarına destek sağlamak. Down Sendromlu birey ve ailelerin farklı yaş dönemlerinde yaşadıkları eğitim ve sosyal kabul süreçlerindeki sorunları sonucunda ortaya çıkan kampanya sonucunda çeşitli alanlarda burslar sağlanacak. Amaç, Down sendromlu çocuklara ve ailelerine hayatları boyunca ihtiyaç duydukları eğitim ve sağlık hizmetleri konusunda daha kapsamlı destek verebilmek. Bu yüzden hedefimiz, yeterli kaynak bulmamız durumunda, çocuklarımıza çeşitli burslar vererek farklı yaş döneminde yaşadıkları sorunları aşabilmelerine yardımcı olmak.Bu bursları bebeklik döneminden emeklilik dönemine kadar olan süreç için şu şekilde belirledik.

 

a) ERKEN MÜDAHALE BURSLARI: Bebeklerimizin iki aylıktan itibaren başlamaları gereken fizyoterapi, dil terapisi ve duyu bütünleme terapileri gibi olmazsa olmaz eğitim gereksinimlerinin karşılanmasında;

 

b) OKUL BURSLARI: Anaokulu çağından itibaren pek çok seviyede ayırımcılıkla yüz yüze kalan çocuklarımızın okullarda karşılaştıkları problemleri çözebilmek amacı ile okul yönetimlerine ve rehber öğretmenlere verilecek

kaynaştırma eğitimlerinde ve evde destek öğretmen isteklerinde;

 

c) İŞ KOÇLUĞU (SÜREKLİ İSTİHDAM DESTEĞİ) BURSLARI: Gençlerimizin iş hayatına atılabilmesi ve başarılı bir çalışma hayatının sürekliliğinin sağlanabilmesi için onların ve işyeri personelinin ihtiyaç duydukları desteğin ve eğitimlerin sağlanmasında;

 

d) SAĞLIK BURSLARI: Down Sendromu Araştırma ve Uygulama Merkezi bünyesinde yapılacak olan ameliyatlarda ve teşhis, tedavi, ilaç ihtiyaçlarında SGK dışı kalan masraflar için gücü yetmeyen ailelerin desteklenmesinde, kullanılacak. Yardım olarak ailelere nakit para yardımı yapılmazken; nihai hedef Türkiye'nin her yerinden Down sendromlu çocuklar ve aileleri ve çocukların devam ettiği okullara erişebilmek. Bu hedefin gerçekleşmesi fonlamaya bağlı olduğundan ilk olarak pilot bir bölge ile başlanacak. Pilot bölge olarak İstanbul seçildi ama İstanbul'dan yeterli talep gelmezse Batı'da Edirne Doğu'da ise  Bursa'ya kadar olan bölgenin uygulama içine alınması planlanıyor.

 

 

Kutu

 

Down Sendromu Derneği Başkanı Gün Bilgin kampanyaya dair şunları söylüyor; "DS'lular hep sınırlanmış. Hep önyargılarla yaklaşılmış ve daha tanı konar konmaz 'Bu çocuklar şunu yapabilir, bunu yapamaz' şeklinde limitler konmuş. Ama biz dernek olarak tecrübelerimizden biliyoruz ki hiç bir çocuğun gelişimine limit koyamazsınız. Büyüyünce nasıl olacağını sadece bir kromozom fazlasına bakıp tahmin edemezsiniz. Eğitimle sağlıklı her Down sendromlu bireyin limitleri, becerileri , yapabilecekleri birbirinden farklı.

Gelecekleri noktalar da öyle. O yüzden kampanya teması olarak balonu seçtik. Limitimiz gökyüzü diyoruz ve balonlarımızı gökyüzüne bırakıyoruz. Bizi sınırlandırmayın. Fırsat ve imkan verin biz de gelebileceğimiz en üst limite ulaşabilelim.

 

Down sendromluların eğitimiyle ilgili ciddi sıkıntılar olduğunu vurgulayan Bilgin, "En temel problem eğitimdeki ayrımcılık. Yasalarda düzenlemeler var ama uygulamada tam tersi oluyor. Aileler çeşitli yöntemlerle yıldırılarak çocukların diğer çocuklarla aynı sınıflarda okumaları engelleniyor. Öğretmenler, okul yönetimleri farklı gelişim gösteren çocukları sınıflarında, okullarında istemiyorlar. Kadro yetersizliği nedeni ile bu konuda eğitimi, bilgisi olmayan eğitimciler çocuklarımıza faydadan çok zarar veriyor. Özel alt sınıflarda okuyan çocuklar sadece zaman doldursun diye okullarda yer alıyor. İkincisi ise sorun yaşandığı zaman bunun hızla ve engelli çocuk lehine çözülebilmesi için bir takım yöntemler olmalı. Yani aile çocuğunu kabul etmeyen okulu nereye şikayet edeceğini bilmeli ve şikayeti sonucunda da çocuğun üstün yararı gözetilerek 10-15 gün içerisinde bu şikayet karara bağlanmalı. Aynı şekilde mahkemeler de bu konulardaki davaları hızla sonuçlandırmalı ve emsal teşkil edecek, caydıracak cezalar vermeli," diyor..

 

 

 

 

 

Editör: TE Bilisim