Bulunduğu her platformda hakikatleri dile getirip ülkemizin karşı karşıya olduğu çöküş sürecine dikkatleri çekmeye çalışan Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, halkı uyarma misyonunu sürdürüyor.

 

Uyanmak için ‘Hakikat’i görecek ‘Akıl’ gerek!

Türkiye’nin büyük bir tehlike altında olduğunu belirten Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, görüşlerini Cem TV’de aktardı. Karşımıza konulanların gerçekleri resmetmediğini vurgulayan ve Erol Mütercimler'in sorularını cevaplayan Genel Başkan, adına ‘hakikat’ denilenin görülmesi için tek parametrenin ‘akıl’ olduğunu belirtti.

Türkiye’nin içinde bulunduğu tehlikeyi ‘Efendim izin verirseniz ana resmi söylemeliyim çok uzatmadan’ diyerek özetleyen Demokrat Parti Genel Başkanı, Çok Uluslu Şirketlerin kendi çıkarları doğrultusunda sergilediklerini şu sözlerle aktardı:

‘Ana resim şudur; bugün bütün dünyayı kendi çıkarları doğrultusunda yeniden düzenlemek isteyen bir global şirketler gücü vardır. Bunlara ÇUŞ dediğimiz zaman ilgi çekiyor biz de diyelim. Amerika göz aklıyla bakarsak Amerika geldi Irak’a girdi. Niye girdi? Demokrasi vesaire götürmek için girdi. Saddam’ın elinde silahlar vardı, Usame Bin Ladin oradaydı gibi insanların kulaklarına hitap edip bir bilgi oluşturdular zihinlerde. İnsanlar da alkışladılar. Ama gerçek bu mu? Gerçeğin ne olduğunu anlamak için Anthony Juaz'ın ‘Bush’un Ajandası’ kitabına başvurmak lazım. Amerika Irak’a girip orayı dağıtıp, yakıp yıktıktan sonra bakıldı ki, bir takım dev şirketlerin hisse senetleri ve karları en yükseğe çıktı. Bu şirketlerin adlarını vermeyelim ama parmakla sayabiliriz. Kitaba bakan bunu görür. Şimdi şu dev şirketler topluluğu bunlar dünyayı tanzim etmek istiyorlar. Bu güç bir dünya devleti oluşturdu. Bu devletin merkezi ABD oldu’.

Bu büyük gücün İki şey istediğini söyleyen Zeybek, bu istekleri ‘ülke kaynaklarına el koymak’ ve ‘ekonomik sistem vasıtasıyla kıskaca almak’ olarak sıraladı. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının da bu klasik ‘emperyalist teori’ yüzünden çıktığını hatırlatan Demokrat Parti Lideri, bu hakikatin görülmesi durumunda durup dururken ortaya çıkartılan Dersim meselesinin, Suriye krizinin ve füze kalkanının yerli yerine oturacağını dile getirdi.

Her şeyin başı para…

‘Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler’ sisteminin özünde ‘Açın kapılarınızı ki bizim malımız girsin’ düşüncesinin yattığını belirten Zeybek, bu zihniyetin kaynağını şu sözlerle saptadı:  

‘Neyi ürettiyseniz hepsini özelleştirin ki, biz satın alalım. Onları satın alırken sizin topraklarınızı da satın alalım. Evengelizm dini yarı Hıristiyanlık, yarı Musevilik bunlar daha çok Hıristiyan Siyonistler. Bizde keşke Yahudi olsaydık diye dizlerini döven ama Yahudi soylu olmayan insanlardan meydana gelen bir grup. Şimdi bu güç kendi içinde de bazı fraksiyonlara ayrılıyor yani, endüstri, silah ve enerji kapitali ile finans kapitali arasında bazı farklar oluyor. Mesela Soros, Bush’u sevmezdi ama Obama’yı destekledi. Çünkü Obama daha çok finans kapital üstüne geliyor’!  

Osmanlı’ya oynanan oyun tekrarlanıyor!

Kürecik’e kurulacak radarlar konusunda ‘Milletim adına yalvarıyorum’ diyen Zeybek, sivil toplum hareketi önerdi. ‘Çekoslovakya halkı kadar değil miyiz’ sorusuyla halkın tepkisizliğini vurgulayarak konuşmasını sürdüren Demokrat Parti Lideri, sokağa dökülenlere karşı cop kullananlaraysa, ailelerinin canlarının da bu radarlardan dolayı tehlikeye gireceğini hatırlattı.

Kürecik’e konulacak olan iki radarı Osmanlı’nın savaşa girmesine sebep olan iki zırhlıya benzeten Zeybek, ‘Ben açıkçası milletim adına, halkımız adına, bölge adına ve insanlık adına korkuyorum. Niye korkuyorum? Çünkü tarihi siz çok iyi bilirsiniz ben de biliyorum, iki tane zırhlı göndererek Osmanlı’yı savaşa soktular ve kan gölüne döndü ülke. Yüz binlerce yurttaşımız öldü. Allah’ın canlarını bize emanet ettiği insanları ölüme gönderen o karar nasıl verilirdi, verildi. Kimse sahip çıkmadı sonra. Almanlar dayattılar, iki tane gemiyle soktular. Şimdi iki tane radar şeytanın gözleri gibi görüyorum onları iki radar götürülüyor Kürecik’e konuluyor’ diyerek İran’la savaş tehlikesini izah ederken konunun üstünün kapatılması için yaratılan ‘suni gündem’lere dikkat çekmeyi de ihmal etmedi.  

Radarları ‘tuzak’ olarak niteleyen ve demokratik duruşla bunun engellenmesinin gerekliliğini herkesin anlayabileceği bir dille anlatan Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek’in konuşmasındaki son nokta: İran’ın Hava ve Füzecilik Bakanı’nın ‘Eğer İran’a füze atılırsa ilk vurmamız gereken yer Malatya’ sözlerindeki haklılığı! Gerisi, ‘akıl gözü’yle bakıp ‘hakikat’leri görmeyi becerebilenlere kalmış…

 Anibal Güleroğlu

Editör: TE Bilisim