Okan Üniversitesi’nde gerçekleştirilen film gösterimi ve söyleşiye katılan Film Yönetmeni, Senarist ve Sinema Eleştirmeni Erden Kıral, “Yılmaz Güney ile filmlerimizi yurt dışına bavullarla gizli gizli kaçırdık. Yılmaz Güney beni çok etkilemiştir. Onun sinema zekasından çok şey öğrendim” dedi. Türkiye'de iyi filmleri izlemeyen bir seyirciye sahip olunduğunu belirten Kıral, “Dikkat edin ödüllü filmler gişede çakılırken abidik gubidik filmler rekorlar kırıyor” diye konuştu.

 

Okan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından üniversitenin Tuzla Kampüsü’ndeki sinema salonunda gerçekleştirilen film gösterimi ve söyleşiye katılan Erden Kıral, kendisinin çektiği “Yük” filminin gösteriminin ardından öğrencilerle sohbet edip soruları yanıtladı. Yük filminde sabırlı seyirci yetiştirmeyi hedeflediğini belirten Kıral, “Ağır bir hızla sakin sakin kurban-cellat ilişkisini anlatmaya çalıştım. Sürekli kendimi yenilemeye çalışan bir yönetmenim. Belki de bu yüzden Nurgül Yeşilçay Türkiye'nin en genç yönetmeni olduğumu söyledi. Ben de setlerde ölmek istiyorum” dedi.

Türkiye'de seyircinin çok sabırsız olduğunı belirten Kıral, “adeta yaramaz bir çocuk gibi yönetmenin kucağına oturup ‘hadi bana filmi anlat’ diye bekliyor. Ama bence sinema bu kadar kolay olmamalı” diye konuştu. İlk kez Yılmaz Güney’in filminde 3. Asistan olarak çalıştığını belirten Kıral şunları söyledi: “Çekip gidecekken Yılmaz Güney beni döndürdü. Yılmaz Güney ile filmlerimizi yurt dışına bavullarla gizli gizli kaçırdık. Yılmaz Güney beni çok etkilemiştir. Onun sinema zekasından çok şey öğrendim.Türkiye'de iyi filmleri izlemeyen bir seyirciye sahibiz. Dikkat edin ödüllü filmler gişede çakılırken abidik gubidik filmler rekorlar kırıyor.”

 

Türkan Şoray’ın oynadığı Çalıkuşu benim için dönüm noktası oldu

 

Türkan Şoray’ın oynadığı Çalıkışu’nun kendisi için bir dönüm noktası olduğunu belirten Kıral, “O dönemde film çekmek daha kolaydı. Amatör bir ruhla ve şevkle film çekilirdi. Kimse paragöz değildi. Şimdi ise herkes kendi işini yapar, kimse kimseye yardım etmez” dedi. “Hakkari’de Bir Mevsim” filminin beş yıl yasaklandığını söyleyen Kıral, “Sebebi Doğu’yu yoksul göstermemdi. Halbuki ben dekor kullanmayıp filmi Hakkari’de çekmiştim. Yasaklar artınca Almanya’dan telefon geldi ve ‘gel istediğin filmi çek’ dediler.

 

Yılmaz Güney’in ayıbı

 

Oyuncularıyla zaman geçirip onların jest, mimikleri ve doğal hallerini anlamaya çalıştığını belirten Erden Kıral, sözlerine şöyle devam etti; “Bazı filmlerde eğer oyuncular yönetmeni yargılamaya başladıysa filmi yönetemezsiniz. Otoriteniz yok olur. Yol filmini bu yüzden bıraktım. İşime çok karışıldı ve dayanamadım. Yılmaz Güney’in ayıbı filmi film yapan Şerif Gönen’in isminin küçük yazılmasına susması oldu.”

Editör: TE Bilisim