‘Aile’ dendi mi, hangi toplumda olursa olsun akan sular durur. Zira her ne kadar çetrefilli, çatışmacı ve duruma göre değişkenlik gösteren bir yapıya sahip olsa da, yaşamın içinde oldukça önemli bir yere sahip. Dolayısıyla kurguların dünyasının da vazgeçilmezi, aileye dayalı öyküler. Hatta o kadar ki, aksiyonundan suç temasına her durumda bir şekilde yer bulmakta ‘aile’ konusu. Nitekim 2001’den bu yana dünya çapında ses getiren ‘Hızlı ve Öfkeli’ serisinin de odak noktası ‘aile’!

Sinemanın hiç bitmeyecekmiş gibi duran serilerinden olan ‘Hızlı ve Öfkeli/Fast and Furious’ nihayet sekizinci bölümüyle de seyircisiyle buluştu. Serinin yedinci filminin çekimleri esnasında hayatını kaybeden Paul Walker’ın hüznünü kalbine gömüp, ‘Kalanlarla yola devam’ diyen yapım yine alabildiğine hızlı ve öfkeli. Filmin yönetmen koltuğunda oturan F. Gary Gray’in deneyimlerini konuşturduğu yapımda gözler ister istemez Brian karakterini arıyor ama ‘aile’ birliğini sorgulatan içerik Dom karakterine yoğunlaştığından bu boşluk kendiliğinden ötelenmiş oluyor. Üstelik kadroya Charlize Theron, Scott Eastwood, Kristofer Hivju ve Helen Mirren gibi isimlerin katılmış olması da bu noktada ilave etken.
Vin Diesel, Dwayne Johnson, Charlize Theron, Michelle Rodriguez, Helen Mirren, Jason Statham’dan oluşan ekibi aynen korurken Chris Morgan’ın senaryosuyla beyazperdeye taşınan 136 dakikalık ‘Hızlı ve Öfkeli 8’in kopuşlara sahne olan içeriğine gelince…

HIZLI VE ÖFKELİ EKİBİNİN EN ZORLU GÖREVİ

Aileden fire vererek ayakta kalmayı sürdüren film, ‘Hızlı ve Öfkeli’ ekibinin en zorlu görevini sunuyor seyirciye. Bu zamana dek karşılaşmadıkları türden bir engelle baş etmek durumunda kalan kahramanlarımızı bekleyen tehlike, ailenin dağılması!
Mininin minisi etekleriyle ortalıkta dolanıp kalça sallayan kızların ve arabalarla motorların görüntüsünü harmanlayıp Havana’da balayı geçiren Dom ile Letty’nin mutluluğuna katık eden açılışla sekizinci serüvenini başlatan ‘Hızlı ve Öfkeli 8/Fast and Furious 8’, Dom’unaile bağlarına düşkünlüğünü alev topuna dönen arabayla yarış kazanma aksiyonuna bağlayıp ilk andan müthiş bir yarış sunuyor seyircisine. Ancak ‘Önemli olan motor gücü değil direksiyonda kimin oturduğudur’ diyerek giriş yapan filmde asıl öykünün başlangıcı, tasarlanmış bir tesadüfle huzura gelen yılan gözlü siber terörist Chiper’ın Dom’a bir video izletmesiyle başlıyor. Hipnotize olmuş gibi ailesinden uzaklaşıp Chiper’ın peşine takılan Dom için bundan sonrası sevdiklerinden uzaklaşıp suç dünyasına hizmet etmek! Aile bağlarını kopartan Dom’u durdurma görevini üstlenirken duygularıyla da mücadele etmek zorunda kalan ailenin bunu nasıl başaracağıysa, filmin devamında…

‘AİLE’ İÇİN KÖTÜLERLE İYİLER EL ELE

‘Aile için aileyi gözden çıkartma zorunluluğu’ içine düşen Dom’un sorgulatan dönüşümüyle dramatik yönünü geliştiren ‘Hızlı ve Öfkeli 8’, Anonymous’un dahi ulaşamayacağı çapta olan hacker örgütü Chiper’ın yarattığı karmaşada sadece ‘aile’ kavramının yüceliğini ortaya koymakla kalmıyor. Aynı zamanda aileyi korumak için kötülerle iyilerin ele ele verebileceğini de yansıtıyor. Yeni nesil sersemletici konumundaki Deckard ile Hoobs’u, Dom’u yakalamak ve Chiper’ın dünyanın güvenliğini tehdit eden kötülüklerini durdurmak için işbirliğine sokan film, daha önce kötü kişi olarak gördüğümüz Deckard’ın da aslında aileden yana dertli olduğunu ve bu nedenle suçlu pozisyonuna düştüğünü gösteriyor bize.
Anne-oğul etkileşiminden, baba-kız ilişkisine aile yakınlaşmalarını da ara yerlere serpiştiren akışta hayattaki en güçlü sevginin çocuğa karşı beslendiği gerçeğini hissederken bu uğurda nelere katlanılabilineceği de çok güzel sunulmakta. Deckard’ın annesi veya Hoobs’un kızının maçındaki performansı az ama öz örnekler.
Aslanın gırtlağına ayağını basan kötünün ortak hedef olduğu ‘Hızlı ve Öfkeli 8’de Rusların elindeki nükleer silahların nasıl korumasız olduğunu ve her an dünyanın başına iş açabileceğini, alabildiğine yoğun bir aksiyonla, izlerken ailenin zamana karşı savaşı ve Dom’un Deckard’la birlikte yarattığı duygusal performans tavan yapıyor.
KISACASI; ‘Hızlı ve Öfkeli 8’ süper arabaların aksiyonuna ilaveten buzullar dünyasında denizaltıyı ve uçaktan yönetilen hacker’lığı da devreye sokarak ilgi çıtasını yüksekte tutmayı başaran bir iş. ‘Ailem için’ diyen Dom’un kötücül dönüşümünden iyiliğe dönüştüğüne şahit olurken ortaya çıkan sürpriz de filmin bonusu. ‘Hızlı ve Öfkeli’ kopuşlar…

İyi seyirler…

Anibal GÜLEROĞLU
www.twitter.com/guleranibal