Çeşit çeşit yaratık var.
Elimizin yettiğince, dilimizin döndüğünce anlatalım. Bir ipucu verelim. Siz tahminde bulunun. Bunların hepsinin başında parmakçı var. İşaret parmağını aşırı sallamaktan, beynine kan gitmiyor. Yardımcısı ise ara sıra bayılıyor balyozla falan açılıyor camları…

Cam demişken aklıma gelen ilk yaratıktan başlayayım. İngiliz vatandaşı olup, cam silmeye can atar. İşi gücü öylece bakmak. Elinden pek bir şey gelmez. Bakmayın siz onun bakan yaratık olduğuna, cam falan silmez o. Laf cambazı hepsi bu. Şöyle bir sihir bulacaksın, kılık değiştirip, tayyare olacaksın. Eline geçireceksin bunu, biraz deterjan vereceksin, haydi başla şu bakanlıklardan bütün camları sil diyeceksin. Sonra Margaret teyze mi yardım edecek, Horos amca mı, izleyip göreceksin.
Geçelim bir başka yaratığa. Bu yaratık taklacıdır. Öyle taklalar attırır ki, şaşarsınız. Takla attırdığı için kızarsanız size 10 yıllık bir dava açılır. Fakat; Angelina karşısında kendisi kırk takla atmak için elinden geleni yapar. Sihirli bir değnek bulun, derhal Angelina kılığına girin, alın bu yaratığı karşınıza 100 takla attırın, arkasından falaka… Belki kendine gelir.
Sıradaki yaratık ise; Arlangaç. Utan utanmazdan, arlan arlanmazdan sözünü atalar sanki direk bunu kastederek söylemişler. Bu yaratık en utanılmaz şeylerden utanmaz da hatun kişilerden utanır nedense? Aslında biliriz fikri neyse zikri odur ya neyse…
Bir de bunların karşısındaymış gibi görünen yaratıklar var.
Biri arka bahçede gizlenir, pek suya sabuna dokunmaz. Bu yaratık özel seçilmiş titiz mi titiz bir yaratık. Bunların karşısında görünüp, hep yanında olan bahçe bitkisidir. Süs yaratık yani.
Diğeri, bunlara kredi açacak kadar kendini yemiş bitirmiş kılıçlarını kendine saplamış bir yaratıktır.
Bir de bütün bunları birbirine kenetleyen böcek sürüsü var. Nerede ne zaman ortaya çıkacağı hiç belli olmayan bir sürü. Böcek sürüsü isterse bunları tepe taklak edecek kadar kuvvetli. Parmakçı yaratığın “Böcek sürüsünü unutun” demesine bakmayın siz… Böcek sürüsü istemese acelece katil yaratıkla lak lak oynamaya gider miydi bu yaratıklar?
Bu yaratıklar ne yaptığını bilmiyor? Vatanın bölünmez bütünlüğünü bozacak adımlar Sevr canavarının işine yaramaz mı? Özerkliğin olduğu yerde Milli Egemenlik’ten bahsedilebilir mi? Böcek sürüsünün çobanı özerk miydi?
Siz oyalanırken, ben biraz daha uyuyayım.

Seray DEREN