Kurulduğu 1 Mayıs 1964 tarihinden bu yana Türkiye’de yayıncılığın öncüsü olan TRT, 60’ıncı yaşını kutladı. TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı ve TRT yöneticilerinin Anıtkabir ziyareti ile başlayan 60’ıncı yıl programı, TRT yerleşkesinde 60 yıl anısına 60 fidan dikimi ve ardından Ankara ATO Congressium’da gerçekleşen sergi ve konser takip etti. TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı’nın ev sahipliğinde düzenlenen ATO Congressium’daki etkinliğe İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Serdar Karagöz, milletvekilleri, TRT’nin sevilen yapımlarının oyuncuları, ekran yüzleri ve çok sayıda davetli katıldı.
Ankaralılardan TRT’nin sevilen oyuncularına yoğun ilgi
60’ıncı yıl etkinlikleri kapsamında TRT’nin sevilen dizilerinden “Mehmed: Fetihler Sultanı”, “Gönül Dağı” ve “Tozkoparan İskender” oyuncuları ile buluşan Ankaralılar, aynı zamanda “60. Yıl Özel Sergisi”ni gezme ve Türk yayıncılığının mimarı olan TRT’nin 60 yıllık hikâyesini yakından görme imkânı buldular.
“60. Yıl Programı”, birbirinden değerli TRT ses ve saz sanatçılarının konseri ile devam etti. TRT televizyon ve radyo kanallarından canlı yayınlanan ve TRT’nin 60 yıllık hikâyesini salondaki misafirlerle ve ekran başındaki izleyici ve dinleyicilerle buluşturan konserin açılış konuşmalarını ise İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı gerçekleştirdi.
İletişim Başkanı Altun: “TRT, küresel bir medya markasıdır”
Törende konuşan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “TRT, Batılı medya organlarının üzerini örttüğü veya görmezden geldiği hemen her konuda uluslararası topluma doğru bilgileri, yerinde ve zamanında ulaştırıyor,” ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin modernleşme tarihiyle medya tarihinin iç içe geçtiğini ve kitle iletişim araçlarının gelişimiyle devletin, toplumun, siyasetin serencamı arasında çok ciddi geçişler olduğunu belirten Altun, “Gazete yayıncılığı, radyo yayıncılığı, televizyon yayıncılığı ve dijital yayıncılık. Bu tarihi seyir içinde Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu asli bir rol oynamıştır. TRT 60 yıl önce, 1 Mayıs 1964'te kurulmuş ve 1990'lı yılların başına kadar televizyon ve radyo yayıncılığı yükünü tek başına sırtlamıştır. TRT, alternatifi olmayan bir okul işlevi görmüştür,” ifadelerini kullandı.
Özel radyo ve televizyonların kurulduğu ilk yıllarda, ihtiyaç duyduğu insan kaynağını TRT'den karşıladığını anımsatan ve yayıncılığa ek olarak eğitim ve araştırma alanında da TRT'nin önemli katkıları olduğunu ifade eden Altun, TRT'nin Türkiye'nin son 60 yıllık siyasal, toplumsal ve kültürel yapısını da gözler önüne serdiğini belirtti ve şöyle devam etti:
“Bu kapsamda, TRT Türkiye'nin sevinçlerine olduğu kadar, darbelere, sıkıyönetim dönemlerine, ulusal ve uluslararası krizlere de şahitlik etmiştir. Şahitlik etmekle kalmamış, çalkantılı süreçlerden en çok etkilenen kurumların başında gelmiştir. TRT, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde büyük bir atılım içerisine giren ülkemizin yeni konumuna uygun olarak milletimizin, gönül coğrafyamızın ve insanlığın yararına önemli adımlar atmıştır. TRT, büyük ve güçlü Türkiye'nin bir kurumu olarak habercilik, belgeselcilik, dizi ve film sektörlerinde güçlü içerikler ve markalar üretmiştir.”
TRT’nin “uluslararasılaşma ve dijitalleşme” alanlarında da çok önemli adımlar attığını belirten Fahrettin Altun, TRT’nin çoksesli yayınlarının Batılı medya organlarının üzerini örttüğü veya görmezden geldiği hemen her konuda uluslararası topluma doğru bilgileri, yerinde ve zamanında ulaştırdığını ifade etti:
“Bugün Amerikan üniversitelerinde yaşanan İsrail protestoları Batılı medya tekelleri tarafından görmezden gelinmekte, üstü örtülmeye çalışılmaktadır. TRT bu olayları en başından itibaren yerinde izlemekte ve böylelikle uluslararası alanda bir hakikat mücadelesi vermektedir. TRT gibi kurumlarımız, üniversite öğrencilerinin, akademisyenlerin İsrail'in soykırımına karşı ayaklanmasını bütün dünyaya anlatmaya çalışmaktadır. Bu çok değerli bir çabadır, hakikat namına, adalet namına çok değerli bir çabadır. Öyle inanıyorum ki TRT bu çabaya devam edecektir. Şartlar ne olursa olsun, biz bunu çok açık şekilde söylüyoruz ve Sayın Cumhurbaşkanımızdan bunu net bir şekilde öğreniyoruz, biz hakikat nöbetimizi sadece ulusal alanda değil, küresel düzlemde de tüm kurum ve kuruluşlarımızla sürdürmekte kararlıyız. Bu vasfıyla TRT, öyle inanıyorum ki hak ve adalet eksenli iletişim ve medya kültürümüzü en doğru şekilde Türkiye Yüzyılı'nda taşımayı sürdürecektir. Son yıllarda hayata geçirdiği çalışmalarla ve yaptığı atılımlarla TRT, bu kapasiteye, bu birikim ve tecrübeye ziyadesiyle sahiptir. İnanıyorum ki TRT, iletişim ve medya sektörünün mevcut ve muhtemel eğilimlerini belirlemeye devam edecektir.”
TRT Genel Müdürü Sobacı: “TRT, Türkiye’nin işitsel ve görsel belleğidir”
Törenin açılış konuşmasını yapan TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, TRT’nin Türkiye’nin belleğini oluşturan yolculuğunun bundan 60 yıl önce başladığını hatırlatarak TRT’nin bu yolculukta tarihe geçen nice yayına, programa, yapıma ve organizasyona imza attığını belirtti.
“Türkiye Yüzyılı vizyonuyla ikinci asrına giren Cumhuriyetimizin her ânında, Türkiye’nin her anısında TRT var. Bu anlamda TRT, Türkiye’nin işitsel ve görsel belleğidir. TRT’nin tarihi, Türkiye’de yayıncılığın tarihidir,” ifadelerini kullanan Sobacı, TRT’nin 17 televizyon, 17 radyo kanalı ve uluslararası platformu tabii ve dijital platformları ile Türkiye’yi tüm dünyada temsil ettiğinin altını çizdi.
TRT’nin sadece Türkiye’ye değil, tüm dünyada doğru ve tarafsız habercilik yaptığını ifade eden Sobacı, “Türkiye, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, son 21 yılda çok büyük atılımlar yaptı. Bölgesel bir güç ve küresel bir aktör hâline geldi. Türkiye’nin kamu yayıncısı olarak bizler de ülkemizin ortaya koyduğu vizyon ve iradeyi, farklı dil ve lehçelerde yaptığımız yayınlarla yedi kıtaya ulaştırıyoruz. Bu bağlamda, ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonunun yayıncılıktaki temsilcisi olarak, artık sadece Türkiye’yi dünyaya, dünyayı Türkiye’ye anlatmıyor; aynı zamanda dünyayı dünyaya adil bir vizörden anlatıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizin küresel ölçekte verdiği ‘daha adil bir dünya’ mücadelesine medya alanında elimizden gelen tüm katkıyı vermek için gayret sarf ediyoruz,” şeklinde konuştu.
Sobacı, konuşmasını TRT’yi güçlendirmeye devam edeceklerini ifade ederek bitirdi: “TRT ailesi olarak, “TRT hem bellektir hem gelecek” şiarımız başarılarımızla yetinmeyecek, kurumumuzun varlık sahasını genişletmeyi ve etki alanını güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Mazlumların hakkını korumak, onurlu mücadelelerine omuz vermek; suçluların değil, haklıların sesinin duyulmasını sağlamak için ‘güçlü yayın, güçlü etki’ vizyonumuzla yolumuza kararlıkla devam edeceğiz. ‘İletişim Yüzyılı’nda’, yerelden küresele taşıdığımız değerlerle iletişimin yarınlarını şekillendirmeyi sürdüreceğiz.”
“TRT 60. Yıl Marşı” ilk kez sahnede seslendirildi
Konserin sonunda, TRT’nin 60’ıncı yılı için bestelenen “TRT 60. Yıl Marşı” ilk kez TRT Çoksesli Korosu, ardından da kendilerine eşlik eden çocuk korosu tarafından seslendirildi.
TRT’nin 60. yılı için kırmızıya büründüler
İstanbul, Ankara, İzmir ve Çanakkale’nin sembol yerlerinde de TRT'nin 60'ıncı yaşının heyecanı vardı. Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim ve 1915 Çanakkale köprüleri ile Atakule, Ankara Kalesi ve İzmir Saat Kulesi TRT'nin kırmızı rengiyle ışıklandırıldı.
