MALAZGİRT ZAFERİ, BÜYÜK TAARRUZ VE YENİ BİZANSLILAR

Türk düşmanı soysuzlar, Arapçı ümmetçi yobazlar İslam dini savunucusu görüntüsü altında Türk Milleti’nin tarihi zaferlerini, tarihi kahramanlarını unutturmaya çalışıyorlar.
 
26 Ağustos iki tarihi olayı hatırlatır. 
 
Büyük Taarruz (ya da Büyük Saldırı); Türk yurdunu ele geçirerek tarih sahnesinden silmek isteyen işgalci batılı güçlere karşı, Mustafa Kemal liderliğinde Türk ordusunun Yunan Krallığı kuvvetlerine karşı başlattığı genel saldırıdır. 21 Ağustos 1922'de saldırı emri verilmiş, 26 Ağustos'ta saldırı başlamış, 9 Eylül'de Türk birlikleri İzmir'e girmiş ve 18 Eylül'de de Yunan ordularının İzmir'i terk etmesiyle saldırı sona ermiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulmasına temel olmuştur.
 
Malazgirt Meydan Savaşı; 
 
Malazgirt zaferi; 
 
Zafer; Bizans ordusundaki Hıristiyan Türklerin, büyük bir millî şuurla Müslüman Alp Arslan liderliğindeki Selçuklu Türklerin tarafına geçmesiyle kazanılmıştır.
Zafer; Türk-İslâm dünyasıyla Batı-Hıristiyan dünyası arasında prestij ve şeref mücadelesidir.
Zafer; milletler için soluk almak gibi bir ihtiyaç, onların törenle kutlanması ise oksijenin ciğerlere gitmesi kabilinden yaşatıcı bir sebeptir.
 
İslamcılar; 
 
 
Tarihi zaferleri kutlamak; hem maziye, hem de millete hizmet edenlere karşı saygı olacağı gibi gençliğin terbiyesi ve kimlik kazanması yönünden de önemlidir.
 
Gençlik; yıkıcı ve hain akımların tesirine karşı himayesiz bırakılmıştır. Milli kimlik, Milli tarih, Millî kültürü aşılamak sulandırılmıştır. Heyecansız ve ruhsuz kronolojik tarih öğretilmektedir. Sebep sonuç ilişkisi, yorum ve ders çıkarma algısı verilmemektedir.
 
 
İslam tarihi diye; Arap tarihi, hurafeleri, kahramanları, beyinlere yerleştirilmeye çalışılıyor.
 
 
Arapların liderleri, düşünürleri birer simge kahraman olarak Türk Milleti’ne şırınga ediliyor. Utanmıyorlar, pişkinlikle sırıtarak insanları ilkelleştiren zehir kusuyorlar.
 
Bugün yaşadıkları Anadolu coğrafyasının emsalsiz yiğitlerine sırtlarını dönüyorlar.
Bazı Amerikancı-Avrupacı kişiler de aynı hayal dünyasında. Onlar da Avrupalı düşünürleri, kahramanları dile getiriyor, örneklendirerek, onları idol olarak yansıtıyorlar.
 
Vatan evlatlarına; dünü unutturulurken, bugün Arap ya da Amerika-Avrupa hayranı sersemleştirilmiş robot insanlara dönüştüren anlayış telkin ediliyor.
 
Vatan hainleri; kahraman gibi gösterilmekte, her tarafta, yerli ve yabancılar gençliğin beynine örnek insan olarak sokulmakta, bu alçaklığın adı çağdaşlık ya da İslam’a dönüş olmaktadır.
 
Eski Bizans'ı diriltmek
 
Günün Sözü: Akılcılığı ve bilimi esas almayan toplumların kimliksizleşmesi kaçınılmazdır.


Nurullah AYDIN
26 Ağustos 2014-ANKARA