Türkiye, Türk Milleti, Cumhuriyet, din, kimlik ve Türkçe üzerinde oynanan oyunlara duyarsız kalanlar ve tepki gösterenler var.
Sindirilmiş insanlar.
Köleleştirilmiş beyinler.
Durmaksızın çalışan etki ajanları.
Devreye sokulan sömürgeleştirme yöntemleri.
Tek kurşun atmadan içerden kaleyi yıkma ve Türkiye’nin tasfiyesi.
Ve kendisiyle komşularıyla kavgalı bir Türkiye gerçeği var.
Barış Huzur güven içinde bir Türkiye için mücadelede kimler ne kadar samimi?
Milli gücün tüm unsurları ortak mücadele ediyor mu?
İçeriden yapılan engellemeler nereden geliyor, kimler bilerek ya da bilmeyerek nasıl engel oluyor?
Siyasiler, bürokratlar, gazeteciler neden bu kadar sinirli? Ne yapmaları gerekiyor?
Mili güç unsurlarına yönelik sinsi, hainane, alçakça yapılan operasyonlara, psikolojik savaşa ve teknolojik istihbarata ne kadar karşı koyulabiliyor?
Perdenin arkasında din şakırtılarının içerisinde ekonomik güç devşiren çevreler var. Elini ovuşturarak bankaların içini boşaltanlar, devleti borçlandıranlar var.
Geri kalmış bölgelerde, bölgeler arası dengesizlik ve gelir dağılımı adaletsizliği vardır.
Nurullah AYDIN
28 Eylül 2014-ANKARA