KİME KİMLERE GÜVENİLİR?

İnsanlar çoğu kez hayal kırıklığı yaşar. “Ona güvenmiştim ne kadar da inandırıcıydı oysa yalancıymış, sahtekarmış beni kandırdı” der.
Kime güvenmeliyiz? Adam gibi adamlara. Peki adam gibi adamlar kim?
İnsan tipleri
1. Güvenilir insan
2. Güvenilmez insan
3. Güvenilir gibi görünen güvenilmez insan
4. Kendine güvendiren güvenilmez insan
 
Bazıları mutlu, bazıları suskun, bazıları ezik, bazıları sinmiş durumda.
 
Toplumu ayakta tutan bütün ortak değerler, paramparça ediliyor.
 
 
Bilinçaltlarındaki aşağılık komplekslerini tatmin içinde yalakalık yapanları taltif ediyorlar.
 
Kötülüğü; insanlarımıza yapıyorlar. İnsanlarımızı bizden olan olmayan diye ayırdılar.
Kötülüğü; siyaset’e yapıyorlar. Robotlaşmış biat eden etmeyen diye ayırdılar.
Kötülüğü; medya’ya yapıyorlar. Yandaş, candaş diye ayırdılar.
Kötülüğü; ticarete yapıyorlar. Yeşil olan-olmayan diye ayırdılar.
Kötülüğü; din’e yapıyorlar. Dindar insanların inancını ya bu, ya da değil diye ayırdılar.
Kötülüğü; kızlara, kadınlara yapıyorlar. Kadınları ayırdılar.
Kötülüğü; eğitime yapıyorlar. Okulları ayırdılar.
Kötülüğü; bürokrasi’ye yapıyorlar. Yeteneksizleri takdir ve taltif ediyorlar.
Kötülüğü; kardeşliğe yapıyorlar. Toplum ayrışmaya başladı.
Kötülüğü; adalet’e yapıyorlar. Hakim-savcıları ayırdılar.
Kötülüğü; ordu’ya yapıyorlar. Darbeci ordu, cuntacı ordu, millete ihanet eden ordu, katil ordu diyorlar. Asker bizim, ordu bizim.
Kötülüğü; polis’e yapıyorlar. Polis kamplara ayrıldı, bölündü, parçalandı. Yakışır mı bu. Polis bizim, devlet bizim, adalet bizim, halkımızın.
 
Nereye kadar gider bu iş?
Yapılan siyaset; bir ülkeyi böylesine nasıl ayrıştırabilir?
 
Vicdan nasıl bunu kabul edebilir?
Ülkesini böylesine ayrışmış görmekten bir insan nasıl rahat uyuyabilir?
 
 
 
 
Her kafadan bir sesin çıktığı, herkesin her konuda uzman olduğu bir ortamda gerçeklerin ne olduğu anlaşılabilir mi?
 
Bunun için de; yapılması gereken nedir?
Binlerce yıldır aynı coğrafyada kaynaşan bütünleşen toplumun farklı renklerini, sevgi-saygı-paylaşım-adil yönetimle enerjik hale getirmek gerekir.
 
Bu ayrıştırıcı, bölücü kötülüğe alet olanları, bu topraklar, geçmişte affetmedi, şimdi de gelecekte de affetmeyecek. Biz de affetmeyeceğiz.
 
 
Nurullah AYDIN
27 Mart 2017ANKARA