DORSAY, "O GÜZEL ATLARA BİNİP GİDENLER" KİTABINA BAKIYOR...

Bu kitapta kendimce hayatlarını kişisel bir bakışla özetlemeye çalıştığım 40 önemli isim var. Bunlar öyle kişilerdir ki, bulundukları alemden topluma hep yeni şeyler sunabilir, sürprizler yapabilirler. Kendi adıma diyelim ki Yılmaz Güney, Ayşe Şasa, Çolpan İlhan, İlhan Selçuk, Vedat Türkali, Onat Kutlar, Şakir Eczacıbaşı, Tuncel Kurtiz. Vitali Hakko ya da  Zeki Müren üzerine söyleyecek şeylerim hep olacaktır. Belki ve gerekirse bundan sonra da...

Kitaptaki kimi adlar, ilk bakışta çok ilgili gözükmeseler de birbirleriyle karşılıklı söyleşti, tartıştı, birbirlerini sanki bütünledi. Bazen beni bile şaşırtan biçimde!...
Örneğin Hakan Balamir’le Vedat Türkali, Ayşe Şasa’yla Yusuf Kurçenli, Sezer Sezin’le Lütfi Akad, Lütfi Akad’la Yılmaz Güney, Yılmaz Güney’le Attila Özdemiroğlu, Şakir Ezcacıbaşı’yla Onat Kutlar, Ülkü Erakalın’la Zeki Müren, Fikret Hakan’la Çolpan İlhan, Çolpan İlhan’la Attila İlhan, Metin Erksan’la Müşfik Kenter, Tarık Akan’la Halit Akçatepe ve başkaları, kimi yazılarda sanki diyalogdan yola çıkıp bir bütüne ulaşacaklar; bir olayı, bir  dönemi, bir süreci tanımlayacaklardır.  

Türk sinemasının unutulmayanlarından çarpıcı anılar…

Atillâ Dorsay bu kitabı için şöyle diyor: “Bu kitapta yer alan tüm ünlüleri bizzat tanıdım; hemen hepsiyle dost olduk; birlikte çok şeyler yaşadık; çok özel olaylara, çok hassas dönemlere tanık olduk. Bu, bence kitapta yer alan kişilerin temel bir özelliği.
Onlar öyle kişilerdir ki, bulundukları alemden topluma hep yeni şeyler sunabilir, sürpriz yapabilirler. Kendi adıma diyelim ki Yılmaz Güney, Ayşe Şasa, Çolpan İlhan, İlhan Selçuk, Vedat Türkali, Onat Kutlar, Şakir Eczacıbaşı, Tuncel Kurtiz, Vitali Hakko ya da Zeki Müren üzerine söyleyecek şeylerim hep olacaktır. Gerekirse bundan sonra da... Tarihin aynı döneminde Türkiye denen dev çelişkiler ülkesinin kültür meydanında cirit atmış tüm bu kişilikler, bu ülkeyi, bu halkı, bu coğrafyayı kavramamıza yardımcı olacaklardır.”
Editör: TE Bilisim