İran’da aile parçalanması ve boşanmalara baş sebep olarak görülüp eleştirilen, ülkemizde de fazlaca önemsenip ‘Muhteşem Yüzyıl yayından kaldırıldı’ başlığıyla 1 Nisan şakasına konu olmaya kadar vardırılan dizi tutkusu, yaratıcılıkta sınır tanımayanların iştahını her geçen gün daha çok kabartmakta. Bu uğurda kolları sıvayanların son ürünü, ‘interaktif dizi’…
İlk bölümlerinin ardından yayın saatleri değişen, günleriyle sürekli oynanan dizilerin ekranda kalma savaşının sıkıntılarından uzak olarak hayat bulan bu yapımın adı ‘1 Kezban 1 Mahmut’.
‘Bir erkek, bir kadın’ı çağrıştıran ismiyle dikkat çeken yapım Türkiye’nin ilk interaktif dizisi sloganıyla ve televizyon yerine ‘Delivizyon’da çıkıyor karşımıza.
***
İlk fragmanıyla sosyal medyada yoğun ilgi gören ve üç günde 200 bin kişi tarafından izlenerek dizi meraklılarının yeni fenomeni olma yolunda hızla ilerleyen yapımın bu başarısındaki baş etken, yeni nesil için hayli cazip bir söyleme sahip oluşu.
Teknolojinin getirdiği interaktif video özelliğini kullanan dizinin iletişim dilinin dışında en büyük özelliği, seyirciye senaryoya müdahale etme olanağı sunması.
Etkileşim prensibi gereği, dizinin belirli yerlerinde seyirciye olayların gidişatı ile ilgili seçenekler sunan ‘1 Kezban 1 Mahmut’, izleyicinin bazen Kezban’ın yerine geçip karar vermesine, bazen da Mahmut olup onun namına düşünmesine fırsat tanıyor.
***
Televizyon dizilerinin tüm saçmalıklarını ve olumsuzluklarını, ekran başında el mahkûm sineye çekme durumunun aksine hayli eğlenceli ve aktif bir izleme süreci yaratan ‘interaktif dizi’ olayının bir diğer avantajı, ‘sansür’ konusunda otokontrol getirmesi!
İzleyiciye öykünün ilerleyişiyle ilgili seçeneklerden birisine tıklayarak tercihini yapmasına olanak tanıyan ve dizinin akışını bu tercih doğrultusunda devam ettiren ‘1 Kezban 1 Mahmut’, tüm bu süreçten önce seyircisine sansürle ilgili seçim yapma fırsatını sunuyor.

Kimi söylem ve eylemlere karşı titiz izleyiciler için büyük avantaj olan bu özellik sayesinde seyirci, diziyi ister sansürlü isterse sansürsüz haliyle izleyebiliyor. Yani küfürlerin biplenmeden yer aldığı dizide, rahatsızlık veren durumu ortadan kaldırmak için öyle RTÜK’e filan şikâyet etmeye gerek yok. Hesap, bizzat izleyici tarafından anında görülüyor.
***
‘Hanım şu delivizyonu aç hele’ sesiyle başlayan fragmanından göründüğü kadarıyla Kezban’ı ‘Tırsah bir tavşan’ sözleriyle değerlendiren Mahmut ile aralarındaki yakınlaşmadan ürküp ‘Çok mu hızlı gidiyoruz acaba’ düşüncelerine dalan Kezban’ın komedisi, günümüzün kadın-erkek ilişkisindeki yükselen değerlerle doğru orantılı. Bu açıdan fragmanın yarattığı patlama da gayet mantıklı.
Peki, ‘interaktif dizi’ olayı yıllardır bitli baklanın kör alıcısı misali izlettirilen klasik dizi düzenine rakip olabilir mi?
Aralarındaki rekabette ilk kıstas, televizyon alışkanlığını ve internet kullanımının kısıtlılığı açısından, muhakkak ki izleyici profili! Dolayısıyla zaten mevcut dizilere pek rağbet etmeyen ya da ev ortamı mecburiyetinde izlemek durumunda kalan genç kesime cazip gelmesi kaçınılmaz.
Öte yandan ‘Televizyondaki diziler de çok mu sıkıcı oldu acaba? İnteraktif dizi mi izlesek bilemedim’ diyenler için de eğlenceli bir seçenek olabilecek kapasitedeki ‘1 Kezban 1 Mahmut’, yine sosyal medyada yoğun ilgi gören, buna karşılık ekranda herkese hitap edemeyen ‘İşler Güçler’ benzeri mizah dilinden hoşlanmayanlar ve ille de ‘eski düzen’ diyenler içinse pek ilgi çekici gelmeyecektir.
Ve nihayetinde ‘interaktif dizi’ türevlerinin içerik kalitesi de izleyici çekmede rol oynayan faktör olacaktır.
Ancak her ne olursa olsun gerçek şu ki, ‘interaktif dizi’ olayını gündeme getiren ‘1 Kezban 1 Mahmut’un açtığı bir yol var. Bu yoldan ilerleyen muhakkak ki çok olacak. Temennimiz tıpkı ekrandaki gibi bunun da suyunun çıkartılmaması ve yozlaştırılmadan seviyenin korunması.
 
Anibal GÜLEROĞLU
www.milliyet.com.tr